Son zamanlarda, şifreleme alanında bir WLFI dalgası yükseldi ve etkisi "fenomenik" bir seviyeye ulaştı. USD1 stablecoin'in piyasaya sürülmesinden tartışmalı kilitlerin açılmasına, on-chain transfer verilerinin yayınlanmasına kadar WLFI ile ilgili haberler ardı ardına geldi ve sosyal medyada geniş bir tartışma başlattı.

Ancak, bu yoğunluğun altında, WLFI projesinin temel mantığının gerçekten uygulanabilir olup olmadığını sormadan edemiyoruz: USD1, yeni bir stabilcoin olarak, piyasa içinde kendine sağlam bir yer edinmek istiyorsa, yalnızca ticarete dayanmak çok yetersiz. Daha fazla pratik uygulama alanına ihtiyaç var, özellikle borç verme ve teminat alanlarında. Sadece merkeziyetsiz finans (DeFi) borç döngüsüne derinlemesine katılarak, USD1 sürekli bir değer sistemi oluşturabilir.

Bu bağlamda, Dolomite platformu sessizce yüzeye çıktı ve USD1 kredi ekosisteminin önemli bir destekçisi haline geldi. Bu platform, 1.000'den fazla varlığı teminat olarak desteklemekte olup, birçok niş token ve yeni ortaya çıkan stablecoin'i kapsamaktadır. Daha da önemlisi, Dolomite kullanıcıların teminat varlıklarını kullanırken staking ödüllerini de korumasına izin vermekte, bu da kullanıcı deneyimini büyük ölçüde artırmaktadır. Ayrıca, benzersiz tasfiye mekanizması ve risk katmanlama sistemi yeni varlıklara güvenlik sağlamaktadır.

Şunu söyleyebiliriz ki, WLFI sahnede büyük bir dikkat çekse de, Dolomite arka planda tüm sahneyi inşa etti. USD1 likiditesinin artması ve borç verme talebinin yükselmesiyle, Dolomite protokolünün değeri yavaş yavaş kendini gösterecek ve nihayetinde yerel tokeni $DOLO'nun değerine yansıyacaktır.

WLFI, tüm ekosisteme büyük bir trafik ve dikkat getirirken, Dolomite güçlü kredi altyapısıyla bu dalgaya somut destek sağlıyor. Bu ön ve arka ofis mükemmel uyumu, tüm Kripto Varlıklar ekosisteminin ilerlemesini teşvik edebilir ve kullanıcılara daha fazla gerçek değer sunabilir.