Bugün Yoksulluk Makinesi hakkında konuşalım.

Herkes bankaların insanların ÇARESİZLİĞİNDEN nasıl kar ettiğini bilmelidir.

@AniceLajnef'in muazzam çalışması sayesinde bu kanserleşmiş finansal sistem hakkında bilinçleri uyandırmak için bir misyon içerisindeyim.

Acelesi olanlar zamanı hızlandırmak için para öderken, umutsuz olanlar sadece hayatta kalmak için para öder.

Bankacılık sisteminin en karanlık sırrı, insan zayıflığına dayanan iş modelidir.

Bunun nasıl çalıştığını 4 basit noktada açıklayayım: 👇

1⃣ Temel İhtiyaçların Tuzağı

Zenginler lüks için borç alır. Fakirler ihtiyaçlar için borç alır: yiyecek, barınma, eğitim.

Bu bir disiplin eksikliği değil. Bu bir seçenek eksikliği.

Bankalar temel insan ihtiyaçlarını bir kâr merkezi haline dönüştürdü.

2⃣ Sömürü Mimarlığı

Bankalar sadece faiz almaz; yoksulluğu cezalandırmak için tasarlanmış bir ücret labirenti inşa ettiler:

⬩Hesap aşımı ücretleri
⬩Geç ödeme cezası
⬩Hesap bakım ücretleri

İnsanların en savunmasız olduğu zamanlarda en çok kâr eden bir sistem.

3⃣ Acının Matematiği

Bu bir yan iş değil, bu temel bir gelir kaynağı.

Sadece Fransa'da, ceza ücretleri oluşturuldu:

➡️ €6.5 Milyar gelir
➡️ €4.9 Milyar net kar (2016)

Bu, en az karşılayabilenlerden çıkarılan kan parası.

4⃣ Kötü Dönüşüm

Tek bir gecikmiş ödeme, bir dizi ücreti tetikleyebilir ve birini daha da borca batırabilir.

Makine, insanları sıkı sıkıya tutacak şekilde tasarlanmıştır, kısa vadeli sıkıntıyı uzun vadeli köleliğe dönüştürmektedir.

Bu finans değil. Bu yırtıcılıktır.

Sistem bozulmuş değil; tam olarak tasarlandığı gibi, "bankacılık" kılıfı altında zenginliği alttan üste transfer ediyor.

🔸Talep etmeliyiz:

⬩Sömürücü ücret yapılarının sonu
⬩Kredilerde şeffaflık
⬩İnsanları yukarı çıkaran, değil aşağı çeken finansal sistemler

Artık biliyorsun.

Bankacılık, insanlara hizmet etmelidir, onlara avlanmamalıdır.

Sevdiklerinizle paylaşın.

Güç birliktedir.