Kripto Varlıklar piyasası geri çekme analizi: Trump politikaları belirsizlik yaratıyor

Geçen hafta kripto varlıklar piyasası önemli bir geri çekme yaşadı. Piyasa genel olarak bunu ABD Merkez Bankası Başkanı Powell'ın "şahin faiz indirme" açıklamalarına atfetmiş olsa da, aslında bu sadece ikincil bir faktör olabilir. Gerçekten de yatırımcıların güvenli liman arayışını tetikleyen, geçen çarşamba Trump'ın Musk ile birlikte Kongre'nin kısa vadeli harcama yasasına yaptığı güçlü baskı ve borç tavanı kurallarını kaldırma tehdidiyle beraber gelen belirsizliktir.

Fed'in kararı ana sebep değil

Geçen Perşembe sabahı FOMC faiz kararı piyasa beklentilerine uygun olarak 25 baz puanlık bir indirimle sonuçlandı. Piyasanın risk varlıklarındaki düşüşü yorumlaması iki ana noktaya dayanıyor: birincisi, kararın üzerinde uzlaşma sağlanamamış olması, ikincisi ise 2025 yılı hedef faiz oranı medyanının yükseltilmesi. Ancak, Powell'ın açıklamalarını dikkatlice incelediğimizde, enflasyon riski konusundaki endişelerinin daha çok Trump politikalarının belirsizliğinden kaynaklandığı, makro göstergelerin değişiminden ziyade, gelecekteki ekonomik görünümle ilgili yeterli güveni sergilediği görülmektedir.

Amerikan tahvil getirisi eğrisindeki değişikliklere bakıldığında, uzak vadedeki faiz oranlarının gerçekten yükseldiği, ancak 1 yıllık getiriler üzerinde çok az etkisi olduğu görülüyor. Bu, piyasanın ileriye dönük ekonomik görünüm konusunda endişeleri olduğunu gösteriyor, ancak risklerin kısa vadede gerçekleşmesi beklenmiyor. 25 Aralık 2025'te vadesi dolacak 30 günlük federal fon vadeli işlem sözleşmesi fiyatları, piyasanın gelecekteki iki faiz indirimine yönelik beklentilerini zaten Kasım ayında yansıttığını gösteriyor. Bu nedenle, geri çekilmenin büyük ölçüde Fed'in gelecekteki faiz kararları riskine dayandırılması yeterince ikna edici görünmüyor.

Makro veriler hala nispeten istikrarlı

PCE endeksi, tarım dışı istihdam ve işsizlik oranı ile GSYİH büyümesi gibi makro veriler açısından, ABD ekonomisinde belirgin bir kötüleşme belirtisi görülmemektedir. PCE endeksi 2.5'in altında kalmaya devam ediyor, işsizlik oranı önemli ölçüde artmamış, Kasım ayı tarım dışı istihdam verileri önceki döneme göre artış göstermiştir. GSYİH büyümesi de istikrara yakın, tüm alt kalemlerde belirgin bir düşüş yaşanmamıştır. Bu veriler, önümüzdeki yıl enflasyonun yeniden alevlenmesi veya ekonomik durgunluk beklentisini desteklememektedir.

Dow Jones Endeksi'nin sürekli düşüşü, sistematik riskten ziyade UnitedHealth Group'un tek noktadan kaynaklanan riskinden kaynaklanmaktadır. UnitedHealth Group, Dow Jones'ta yüksek bir ağırlığa sahiptir ve CEO'sunun cinayeti, hisse senedi fiyatlarında büyük bir düşüşe neden olarak genel endeks performansını olumsuz etkilemiştir.

Trump'un baskısı piyasalarda endişe yarattı

Pazarın şiddetli tepkisinin başlıca nedeni, Trump'ın geçen çarşamba Musk ile birlikte Kongre'nin kısa vadeli harcama tasarısına yönelik güçlü baskısı ve borçlanma sınırı kuralının iptal edilmesi tehdidinin yarattığı belirsizliktir. Yeni geçici harcama yasasının onaylanması ve hükümetin kısmi kapanmasını önlemesi sağlansa da, Trump'ın borçlanma sınırını kaldırma konusundaki tutumu piyasalarda endişelere yol açmıştır.

Trump'un Cumhuriyetçi Parti içindeki etkisi ve yeni milletvekillerinin 3 Ocak'ta yemin ederek göreve başlayacak olmaları göz önüne alındığında, borç tavanının kaldırılması olasılığı büyük ölçüde artmıştır. Şu anda ABD kamu borcunun GSYİH'ya oranı tarihi en yüksek seviyeye ulaşmış, %120'yi geçmiştir. Eğer bu durumda borç tavanı kaldırılırsa, ABD uzun bir süre boyunca mali disiplin kısıtlamalarına tabi olmayacaktır ki bu durumun dolar kredi sistemi üzerindeki etkileri tahmin edilemez.

Trump'un bu hamlesi kısa vadeli borç krizi riskini aşmak için olabilir. Vergi indirimleri ekonomi canlılığını artırabilir, ancak kısa vadede hükümet gelirlerinde düşüşe neden olacaktır. Borç tavanını kaldırmak, hükümetin mali krizi aşmak için borçlanmaya devam etmesine olanak tanıyacaktır.

Kripto Varlıklar piyasasına etkisi

Trump'un hareketleri, Kripto Varlıklar üzerinde etki yaratmakta, özellikle de Bitcoin rezervinin borç krizi çözme anlatısını zayıflatmaktadır. Eğer Trump, doğrudan borç tavanı kurallarını kaldırarak sorunu çözerse, bu durum dolaylı olarak bu anlatının değerini zayıflatır. Mevcut Kripto Varlıklar pazarının yeni değer destekleri arayışında olduğu göz önüne alındığında, bu değişiklikle birlikte kar elde etme ve riskten korunma da mantıklı bir sonuç olarak ortaya çıkmaktadır.

Bu nedenle, önümüzdeki dönemde Trump ekibinin yönetim politikalarına olan ilginin önceliği diğer faktörlerden belirgin şekilde daha yüksek olacak. Piyasa katılımcılarının ilgili politika yönelimlerini ve bunların olası etkilerini sürekli olarak yakından takip etmeleri gerekecek.